Evlat!
Çatı temele daima muhtaçtır. Onun için daima vefalı olmalıdır. Şiddetli bir rüzgâr gelirde temel tutmasa yerinde yeller esiverir. Makamlarda temel ile çatı gibidir.
Evlat!
Hatırda kalmaz satırda kalır. Onun için bir şey hatırına geldiğinde unutmak istemiyorsan erinmeden hemen satırlara yaz. Yaz ki gelecekte kolayca erişebilesin.
Evlat!
Sıradan olmaktansa emek ver sırada olmaya çalış. Ümidini yitirme bir gün sıra sana da mutlaka gelecektir.
Evlat!
Sadece okunsun diye yazanlarla okunduktan sonra dokunsun diye yazanlar arasında fark vardır. Niyeti dokunsun olanların değeri bir başka farklıdır. Bugün anlaşılamazsa da yarın mutlaka anlaşılacaktır.
Evlat!
Aynı gün üç doktorla muhatap oldum. Birinci şekerli ikinci şekersiz üçüncü ise full zehirli çıktı. Sen daima şekerli olmayı tercih etki meçhul dualardan nasiplenesin.
Evlat!
Yazarın yazdığı önce kendine dokunuyorsa o yazardır. Dokunmuyorsa nafile emektir.
Evlat!
Yazar özele odaklanır geneli yazar. Onun için her okuyan kendine bir pay çıkarır. Sende okuduklarından kendine pay almayı unutma.
Evlat!
Anne babasını kaybeden çocukluğunu kaybeder. Çünkü anne babası sağ olan yaşı kaç olursa olsun kendini daima çocuk hisseder. Daraldığında başını koyacağı bir diz, âmin diyeceği bir bulur.
Evlat!
Bir insan, zor zamanlarda ayak olabiliyorsa rahat zamanlarda çil parmak olamıyor diye sitem edilmemelidir. Çünkü zor zamanlar rahat zamanlardan daha önemlidir.
Evlat!
Eskiden devlet adına özel fedakârlık yapanlara gıpta edilirdi. Şimdi maalesef ya işgüzarlık ya da enayilik olarak görülmeye başlandı. (medya yorumları) Hatta beklentisiz devlete maddi katkı yapmak hakaret olarak bile algılanıyor. Bir maaşımı hazineye bağışladığımda birisi bana ‘’sen salak mısın?’’ demişti. Bende kocaman ‘’evet’’ demiştim. Bu gidişat pek iyiye alamet değil. Varsın kim ne derse desin sen yine imkânların oranında maddi manevi fedakârlık yapmaya çalış. Kazanan sen olursun.
Evlat!
Biri sana mesaj atarak önce övgüler yazıyor, sonra da iş buyuruyorsa önce ‘’hayır, yapamam’’ de ve bekle. Mesajın devamında ‘’Canın sağ olsun, iyi günler, Allah’a emanet ol’’ gibi cümleler gelmiyorsa o kişide vefa yoktur. Geliyorsa vefalıdır. Ona göre gerisine devam et.
TAVSİYE: 50 yıllık birikimimle hazırladığım ve içinde 660 farklı nükteli nasihat barındıran Mahirane Söylemler, Susamak, Depremle Yaşamak, Kazalar Geliyorum Demez ve Hayallerin Peşinde-1 isimli kitaplarımı okumanızı ve evlatlarınıza da okutturmanızı gönülden tavsiye ederim. Bu eserleri, 536 568 11 41 numaralı telefondan bana ulaşarak (her biri 200 TL) imzalı olarak temin edebilirsiniz.
